Hava kirliliği, güneş maruziyeti ve sigara dumanı, en yaygın çevresel faktörlerdir. Hava kirliliğinin trafik emisyonları, fabrikalar ve insani faaliyetler gibi birçok farklı kaynağı olabilir ve içerisinde Partikül Madde (PM), ozon (yer seviyesinde), Polisiklik Aromatik Hidrokarbonlar (PAH), azotdioksit (NO2), karbonmonoksit (CO), kükürt dioksit (SO2), nitrojendioksit (NO2), Uçucu Organik Bileşikler (UOB / VOC) ve ağır metaller gibi maddeler bulunabilir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2022 yılı verilerine göre dünya nüfusunun neredeyse tamamı (%99), WHO sınırlarının üzerinde kirliliğe sahip olan ve sağlığı tehdit eden bir hava soluyor. Hava kirliliği raporlayan 117 ülkeden 6000’den fazla şehirde, yüksek oranda PM ve nitrojen dioksit gözleniyor ve buna en fazla maruz kalan nüfus da, düşük ve orta gelir seviyesindeki ülkelerde yaşıyor. Hava kirliliğinin insan sağlığına olumsuz etkileri üzerine araştırmalar arttıkça bu alandaki bilimsel kanıtlar da güçleniyor.
Bu zararlı maddelerin bir kısmı vücudun filtreleme sistemi ve akciğerler sayesinde iç organlara ulaşamadan süzülebiliyor ama toz, egzoz dumanı, is ve sigara dumanı, deriyle temas edip cildin bariyer fonksiyonuna ciddi hasar verebiliyor. Özellikle ince partiküller, gözeneklerden içeri girerek cildin alt katmanlarına ulaşabilir.
Hava kirliliğinin içindeki bu partiküllerin hepsinin cilt üzerinde farklı bir etki mekanizması olduğu ve cildi stres etkisine sokabileceği kabul ediliyor. Bu etkileri dört genel başlıkta toplayabiliriz:
1. Serbest radikal oluşumuna ve oksidatif strese yol açma
2. İnflamasyon mekanizmalarını tetikleme
3. Cilt bariyerine hasar verme
4. Mitokondri hasarı yaratma
Dr Ahmet Atalık, UV radyasyonu ve hava kirliliği birleştiğinde, bu zararlı etkilerin kat kat artarak (karbamilasyon) cilde çok ciddi zarar vereceği konusunda uyarıyor ve kırışıklıklar, yaşlılık lekeleri (lentigo), kuru ve kaşıntılı cilt gibi etkilerle kendini gösteren erken yaşlanma sürecinin de kaynağı olduğunu belirtiyor.
Bunun yanı sıra, çeşitli çalışmalar da, Partikül Madde konsantrasyonunun yüksek olduğu bölgelerde cilt lekelerinde ve özellikle ağız çevresindeki “gülme çizgileri” denilen kırışıklarda artış tespit etmiştir.
Kaynaklar:
https://www.who.int/news/item/04-04-2022-billions-of-people-still-breathe-unhealthy-air-new-who-data
Draelos, Zoe Diana, Cosmetic Dermatology: Products and Procedures, Wiley Blackwell, 2022
Comstock, J., Gold, M.H. (eds.), Cosmeceuticals, Karger, 2021
Sakamoto, Kazutami vd., Cosmetic Science and Technology: Theoretical Principals and Applications, Elsevier, 2017
Parrado, C., Mercado-Saenz, S. vd., “Environmental Stressors on Skin Aging. Mechanistic Insights”, Frontiers in Pharmacology, sayı 10, 2019
Krutmann, J., Bouloc, A. vd., “The skin aging exposome”, Journal of Dermatological Science, cilt 85, sayı 3, s.152-161, Mart 2017
Passeron, T., Krutmann, J vd., “Clinical and biological impact of the exposome on the skin”, Journal of the European Academy of Dermatology and Venereology, sayı 34, ek S4, Temmuz 2020
Rosen, Meyer R. (ed.), Harry’s Cosmeticology, Cilt 2, Chemical Publishing, 2015.